Gebelik Döneminde Hangi Tarama Testleri Yaptırılır?
11–14. hafta: İkili Tarama
İkili tarama testi hamileliğin 11 hafta 3 gün–13 hafta 6 gün arasında yapılan Down ve Edwards (trisomi 21,18) sendromlarının taranmasında kullanılan bir tetkiktir. Bu tarama testinin tüm hamilelere yapılması önerilmektedir. İkili tarama testi ile bu iki sendrom hakkında anne adayının yüksek riskli olup olmadığı ortaya konulmaktadır.ikili tarama testi ile bu sendromların varlığı kesin olarak ortaya konulamaz. Sadece yüksek riskli hamilelerin tespit edilmesi sağlanılır. Böylece yüksek riskli hamilelerde kesin tanı testlerinin (maternal kanda fetal DNA, koryon villüs biyopsisi, amniyosentez gibi) uygulanması gerekliliği ortaya konabilmektedir.
İkili tarama testi hem ultrason incelemesi, hem de kan tetkikine dayanır. Ultrason değerlendirmesinde bebeğin büyüklüğü (baş-popo mesafesi) ve ense kalınlığı ölçümü yapılır. Aynı gün alınan anne kanında iki hormon olan β-HCG ve PAPPA seviyeleri değerlendirilir. Ardından laboratuvarda hormon seviyeleri, ultrason sonuçları, anne yaş gibi faktörler analiz edilerek “kombine” bir rapor oluşturulur.
Raporda anne adayının sadece yaşına göre hesaplanan riskinin yanı sıra, hormon sonuçlarına göre ve tüm değerlendirme sonucuna göre belirlenen risk sonuçları da verilmektedir. Bu değerlendirmeler sonucu yüksek risk saptanan hamilelerde, tanının kesinleştirilmesi için maternal kanda fetal DNA örneklemesi (özellikle Down Sendromu tanısı için) önerilebilir. Buna alternatif olarak daha invazif girişimler olan koryon villüs biyopsisi veya amniyosentez de uygulanabilir. İkili tarama testi (%80-85), üçlü tarama testinden (%60) daha yüksek tarama gücüne sahiptir.Erken gebelik haftalarında yapılıyor olması olumsuz bir durumda erken müdaheleye de fırsat tanıması açısından önemlidir.
Eğer kesin tanı isteniyorsa ne yapılmalıdır?
Anne-baba adayları eğer bu sendromların varlığı hakkında kesin tanı istiyorlarsa ikili tarama testi yeterli olmayacaktır. Çünkü ikili tarama testi son derece düşük çıkan, 1/50.000 riske sahip bir çiftte bile, 50 binde bir de olsa, bir risk mevcuttur. Bu riski almak istemeyen çiftler kesin tanı amacıyla yapılan maternal kanda fetal DNA, koryon villüs biyopsisi veya amniyosentez gibi işlemler konusunda hekimine danışmalıdır.
16-18. hafta: MS-AFP testi
MS-AFP testi aslında ikili tarama testinin, üçlü tarama testinden eksiği olan hormonun incelenmesidir. Bu hormonun kandaki seviyesi bebeğin başta omurilik sistemi olmak üzere sindirim sistemi, kromozom hastalıkları gibi birçok hastalıkta değişiklik göstermektedir. Omurilik sistemi anomalilerinin çoğunluğu iyi ultrason cihazları ile yakalanabilmektedir. Ancak sadece cildi ilgilendiren küçük defektler ultrason ile tanınamaz ve bu test ile saptanırlar. Bu bebeklerin doğumunda bu durumun biliniyor olması, doğar doğmaz müdahale şansını arttıracak ve bebeğin menenjit gibi ciddi tablolardan korunmasını sağlayacaktır Hamileliğin takibinde en önemli aşamalarından birisi de bebeğin tüm organ ve sistemlerinin detaylı bir şekilde incelendiği ikinci düzey ultrason (geç fetal tarama) incelemesidir. Bu ultrason incelemesi özel bir ultrason cihazı gerektirmemekte, çözünürlüğü ve görüntü kalitesi yeterli bir cihaz ile tüm sistem ve organlar dikkatli bir şekilde gözden geçirilebilmektedir. İkinci düzey ultrason incelemesinde önemli olan, bu konuda yeterli eğitimi almış hekimler (perinatologlar) tarafından uygulanmasıdır. İkinci düzey ultrason incelemesi, bebeğin organ gelişiminin tamamlandığı ve kemik yapıların henüz tam gelişmediği bir dönem olan 18–24. haftalar arasında yapılabilmektedir. Bu incelemede amaç, bebekte görülebilecek doğumsal anatomik kusurların saptanması ve bazı genetik hastalıklarda ortaya çıkabilecek olan anomalilerin tanısı konularak, gerekli durumlarda ileri inceleme yapılmasının sağlanmasıdır. Yine de ultrason teknolojisindeki hızlı gelişmelere karşın, en iyi medikal ekipman ve en tecrübeli uzmanların varlığında bile doğumsal kusurların ancak %70-80’i tespit edilebilmektedir.
24-28. hafta: Şeker yükleme testi .
Hamilelik sırasında ortaya çıkan şeker hastalığına “gestasyonel diyabet” adı verilmektedir ve ortaya çıkan bu durum gebelikten sonra çoğunlukla normale dönebilmekle birlikte, ender olarak da kalıcı olabilmektedir. Hamilelik süresince şeker hastalığına eğilim 24–28. hamilelik haftalarında en üst düzeye çıkmaktadır. Hamilelik takipleri sırasında bu haftalar arasında şeker yükleme testi yapılmalıdır. Tarama amacı ile yapılan şeker yükleme testi için anne adayının aç olması gerekmemektedir. Günün herhangi bir saatinde yapılabilen testte, anne adayına 50 gram glukoz içirildikten bir saat sonra kan örneği alınarak kan glukoz (şeker) düzeyine bakılır. Şeker yükleme testinde kan glukoz (şeker) düzeyi 140 mg/dl altında saptanırsa tarama testi “negatif” ya da “normal” olarak kabul edilir. Sonuç 200 mg/dl ya da üzerinde ise bu durumda herhangi bir ilave test yapmadan “gestasyonel diyabet” tanısı konulabilir. Sonucun 140–200 mg/dl arasında olması durumunda tarama testi “pozitif” ya da “anormal” olarak kabul edilir. Bu durumda diabetus mellitus (şeker) hastalığı için tanı testi olan 75 veya 100 gram şeker yükleme testi (OGTT) yapılmalıdır.